KABULLENME
Geçenlerde bir arkadaşımla muhabbetteyken, bana bir cümle kurdu. Dedi ki Mine; Allah'ın sevgili kuluymuşum, beni Allah karşıma çıkan kişiden kurtarmış, ucundan döndüm, ben kendime kör olmuşum farkında bile değilim dedi. Bazı şeyleri yaşarken, isyan etmeden önce enine boyuna düşünmek gerek dedim. Bak olay tazeyken oturduğumuzda karalar bağlamış, isyan ediyordun. Üzerinden zaman geçtikten sonra anlatırken Allah'ın sevgili kuluymuşum diye şükür edip, gülümsüyorsun dedim. Hayatta bir şeylerin olma ya da olmama durumu hep vardır. Oluyorsa bir sebebi, olmuyorsa da bir sebebi vardır. Hiçbir şey başımıza öylesine gelmez bunu unutmayın. Arkadaşlarımla muhabbet ederken, olaylara önce ve sonrası olarak analiz etmeye başladım. İlk olay anındaki tepkileriyle, zaman geçtikten sonraki tepkilerini gözlemliyorum. Zaman her şeyin ilacı mı bilmiyorum ama. Hiçbir olaya ilk günkü kadar öfkeli, üzgün, kırgın, anlamlı ve dünyanın sonuymuş gibi bakmıyorlar. Hiçbir acı, hiçbir insan kalıcı değil bu hayatta. Aslında biraz alışmakla alakalı bir durum. Bir sonraki görüşmemiz de belki adı bile geçmeyecek olan kişileri gözümüzde büyütüyoruz. Aslında sadece insanız. Birine değer vererek, severek onu gözümüzde yükseltiyoruz. Hep öyle olmaz mı zaten. Her türlü acıya alışıyor insan. Geriye kalan sadece kendimiziz. Bu hayatta herkes biraz yalnızdır, bunu kabullenebilirsek daha az canımızın yanacağını düşünüyorum. Her şey aslında kabulle başlıyor. Birinin kalıcı olmadığını kabullenebilme, sevilmeme ihtimalini kabullenebilme, mutlu olma halini, mutsuz olma ihtimalini kabullenebilme.. Kabule geçince her şey biraz daha kolay oluyor emin olun. Ama her şeye rağmen sevmenin gücüne inanın. Ve sevgiyle kalın :)
Yorumlar
Yorum Gönder